Yaşama hakkı - ölüm cezasının reddi

Yaşama hakkı - ölüm cezasının reddi


BM İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’ne göre herkes, yaşam, özgürlük ve kişi güvenliği hakkına sahiptir. Yaşama hakkına yönelik başlıca ihlallerden biri de ölüm cezasıdır. Buna rağmen uluslararası hukukta ölüm cezasına karşı genel bir yasak henüz yoktur. İnsan hakları savunucularının görüşüne göre, ölüm cezası, modern hukuk sisteminde yeri olmayan, insanlık dışı, acımasız, geri dönüşü olmayan bir cezadır ve kaldırılması gerekmektedir.

BM İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin 3. maddesi "Herkesin yaşam, özgürlük ve kişi güvenliği hakkı vardır" diyor. Medeni ve Siyasal Haklar Sözleşmesi’nin 6. maddesine göre, yaşam hakkı yasayla korunacaktır. Aynı madde, devletlerin kişileri kendi yaşamlarından keyfi olarak mahrum bırakmalarını yasaklar. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 2. maddesi, yaşam hakkına ilişkin benzer hükümleri içermektedir.

Ölüm cezasının reddi

Yukarıda da belirttiğimiz üzere, uluslararası hukukta ölüm cezasına karşı genel bir yasak henüz yoktur. Bununla birlikte, bir takım kısıtlamalar ve ölüm cezasının kaldırılmasına yönelik çalışmalar için yoğun bir çağrı mevcuttur. Yaşama hakkıyla ilgili standartlar, BM İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin 3. maddesi ve Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi’nin 6. maddesi ile saptanmıştır. BM Ekonomik ve Sosyal Konseyi (ECOSOC) ise, ölüm cezasına çarptırılanların haklarının korunmasını garanti eden önlemleri kabul etmiştir. BM Genel Kurulu Üçüncü Komitesi ölüm cezasını hala uygulamakta olan bütün ülkeleri ölüm cezasını tamamen kaldırma vizyonuyla,  moratoryuma (infazları durdurmaya) çağıran kararlar almıştır.

Uluslararası hukuk, küçüklere ölüm cezasının uygulanmamasına ilişkin hükümleri içermektedir. Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi’nin 6. maddesi uyarınca, ölüm cezası, on sekiz yaşın altındaki kişiler tarafından işlenen suçlar için uygulanmaz. Aynı yasak, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi, Madde 37'de de öngörülmüştür.

BM'nin Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi’ne Ek İkinci Protokol, barış zamanında ölüm cezasının kaldırılmasını öngörmektedir. BM üye ülkelerinin önemli bir bölümü bu protokolü onayladı. Neredeyse tüm devletlerin, barış zamanında ölüm cezasını yasaklayan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6 numaralı Protokolüne katıldığı Avrupa'da oldukça olumlu bir durum söz konusudur. Hatta İsveç'in girişimiyle 2002 yılında kabul edilen Sözleşme'nin 13 No'lu Protokolü, savaş zamanı dahil tüm koşullarda ölüm cezasının kaldırılmasını kapsamaktadır.

Ölüm cezasının kaldırılmasına yönelik bunca çabanın harcandığı bir çağda ne yazık ki yargısız ve keyfi infazlar ve bu ihlalin tehdidi,  BM Özel Raportörü'ne göre, dünyanın her yerinde ama özellikle Suriye, Irak gibi çatışma alanlarında meydana gelmeye devam ediyor.  İnsan hakları kuruluşları bu tür ihlallerin önüne geçilmesi için uluslararası toplum nezlinde çabalarını sürdürüyor.




Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İngiliz Haklar Bildirgesi (Dilekçesi) (1628) (Petition of Rights)

Çocuk Hakları

İlk İnsan Hakları Belgesi: Cyrus (Kiros) Silindiri